Şehir Meydanları 2: Brugge Tarihi Şehir Merkezi

brugge ile ilgili görsel sonucu

Brugge tarihi şehir merkezi, uzun bir zaman süreci içinde, özellikle Gotik tuğla mimarisi ve yenilikçi sanat etkileri konusunda büyük bir mimari gelişme göstermiştir. Ortaçağ Avrupasının kültürel, ticari alanlarda geçirdiği safhaları yansıtan önemli mimari bir örnek ve kamusal, sosyal, dinsel kurumlar açısından da canlı bir kanıttır.

Brugge, gelişmenin çeşitli dönemlerini gösteren yapısal organizasyonları korumuştur ve zaten bugünkü tarihi merkez de eski yerleşimle tamamen aynı büyüklükteki bir alanı kaplamaya devam etmektedir. Günümüzde de hareketli ve yaşayan bir şehir olarak, gelişimi belgeleyen, çeşitli dönemlere ait kentsel yapılar, mimariler daima korunmuştur. Bu sürekliliğin bir parçası olarak, geç 19. yüzyılda cepheleri yenilenen yapılar, Brugge için çok özel olan Neo Gotik üsluplarını korumaktadırlar.

Brugge adı ilk olarak 9. yüzyılda geçer ve Karolenj paraları üzerinde "Bruggia" olarak görülür. Bu çağda Brugge, Normanlara karşı bir savunma sisteminin parçasıdır ve ilk savunma duvarları 851 yılında Bourg yöresinde yapılmıştır. Yerleşim zamanla gelişir ve Avrupa ile ilişkilerde bir liman ve ticari bir merkez haline gelir. Bir alış-veriş noktası olarak Brugge,1200'lerde İngilizlerle yün ticareti ile ilişkili olarak adını duyurur. Şehrin gelişen ve artan zenginliği kamusal binaların yapımında kendini gösterir (Büyük Meydan daki çan kulesi gibi ) ve Brugge kısa zamanda Avrupa'nın ekonomi başkenti haline gelir.

Philippe le Bon (1419-67) döneminde Brugge, saray hayatının merkezi olur ve Flaman resim sanatının öncülerinden olan ve Avrupa sanatını çok etkileyen Jan van Eyck'ı yetiştirir. Aynı zamanda minyatür sanatı ve matbaacılıkta da bir merkezdir. İtalyanların bu bölgeye gelmesiyle de bir Hümanizm ve Rönesans merkezi haline gelir.

15. yüzyıldan itibaren Brugge, zamanla bir durgunluk çağına girer. Flaman bölgesi, Habsburg imparatorluğuna geçer, Amerikanın keşfi ekonomik menfaatları Atlantik'ten Akdeniz'e kaydırır. Buna rağmen 1600-1800 yılları arasında, inşa edilen yeni kanal sistemleri sayesinde küçük ölçekte de olsa,yeniden denizle ilişkilerini sağlar. 1815-1830 arasında İngilterenin, 1830'dan sonra da Belçika'nın sınırları içindedir. 19. yüzyıl boyunca İngiliz asillerinden bir grup kentin kültürel yaşamını etkiler ve Brugge'nin sanatsal mirasını ve tarihi yapıların restorasyonunu canlandırmada katkı sağlarlar.

En önemli meydanlar Burg ve Grand Place'dır. (Büyük Meydan) Burg meydanı, 1000 yıldan beri sivil ve dini otoritenin uyumunun bir sembolü olmuş ve bünyesinde birçok kamusal kuruluşun merkezi de yer almıştır. Diğer taraftan Büyük Meydan,l onca binaları, çan kulesi ve Waterhalle binası ile kent bağımsızlığının sembolüdür.
Ortaçağlardan günümüze kadar Brugge mimarisi "Tuğla Gotik" özelliği ile tanınır. Özellikle bu tip yapım tekniğine "travée brugeoise" adı verilir. Bu teknik erken 16 yüzyılda ortaya çıkar, 17. yüzyıla kadar korunur, 19. yüzyıl restorasyonlarında da aynen örnek alınmıştır.


KAYNAK: © UNESCO World Heritage Center

ÇEVİRİ: © Neşe Sözmen / Gezialemi.com

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Avrupa Medeniyetinin Mimarı Hanedanlar

Şehir Meydanları 1: İsfahan Nakş-ı Cihan Meydanı

Çin Medeniyetini Kuranlar